Sevgili Dostlarım, Merhabalar...
Evet Hırsız kim? Sorusuyla başlayalım. Yıkayan mı, yıkatan mı?
Yıllardır sektörümüzün hak ettiği statüyü kazanabilmesi için biz ve bizler gibi düşünen birçok meslektaşımızla mücadeleler vermekteyiz.
Bir türlü önüne geçemediğimiz fason yıkamanın sadece kendimize zarar verdiğine inananlardanım. Sektörümüzde bu işe milyonluk yatırım yapan iş adamlarımız var. Sizce böylesine milyonluk yatırım yapanın mı yoksa 20 000 liralık firmanın mı Hyundai ile ortak olması mümkün? İkinci seçenek kabul edilebilir mi?
Bir şekilde Fason yıkamanın önüne geçilmeli. Fason yıkayan firma, fason yıkama yaptığı firmadan vergi levhası, oda kaydı sormuyorsa, yıkamış olduğu firmaya fatura da kesmiyorsa en az o firma kadar haksız kazanç sağlıyordur ve suçludur.
İş yeri olup da (Kuru temizleme ve Vergi Mükellefleri gibi) algısı, vergisi olan kişileri tenzih ediyorum. Gayriresmi dememizdeki amacımız; vergi levhası, oda kaydı olmayan, bu işe ek iş gözüyle bakan, yarı zamanlı faaliyet yapıyor gibi gösteren, piyasayı çok düşük rakamlarla aşağı çeken, sözde halı yıkama firmalarından bahsetmekteyiz.
Gelelim Pandemi Yasağımıza...
Evet Dostlarım, bizler muafiyet kapsamında sağlık sektöründen sonra olması gereken ikinci sektördük.
Maalesef bizler birbirimizle uğraşmaktan, o onu bu fiyata yıkamış, bu bunu şu fiyata yıkamış demekten kendimizi alamadık. Böyle düşünenler çoğunluk olduğu sürece kimse kusura bakmasın bizler bu yasaklarda daha çok evimizde otururuz...
Peki ne yapmalıyız?
1. İlk şart olarak bulunduğumuz bölgelerde birlik ve beraberliğimizi sağlamalıyız.
2. Bulunduğumuz bölgede dernek yok ise mutlak surette dernekleşme faaliyetlerine başlamalıyız.
3. İllaki dernekçilik faaliyetlerine karşıt fikirler olacaktır. Bu ve bunlar gibi düşünenleri içimize çekmeliyiz.
4. Sosyal medyamızı çok iyi kullanmalıyız. Özellikle şu dönemde sıkça basın açıklamaları yapmalıyız. Devletimizin üst makamlarına sesimizi duyurabilecek her şeyi yapmalıyız. Şüphesiz sizler bu işlemleri yaparken eleştirileceksiniz. Vatandaş koltuk sevdasında, kendi reklamının peşinde gibi ithamlarda bulunacaklardır. Bunlara her daim hazırlıklı olun. Unutmayın meyve veren ağaç taşlanır.
İlgili Bakanlıklara 40-50 kişilik grupla değil 5000-10 000 kişilik sektör çalışanları olarak kendimizi ifade etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Sevgili Meslektaşlarım; Bize bizden başka kimseden fayda olmaz. Sizleri rakip-düşman değil kardeş-meslektaş olmaya davet ediyorum...
Sektör adına ciddi hizmetler sunacağını düşündüğüm "Halı Yıkama Postası" ekibine çalışmalarının hayırlı, uğurlu olmasını temenni eder, başarılarının artarak devamını dilerim...
Meslektaşlarımızın da bayramını canı gönülden kutlar, sağlık, mutluluk, esenlikler dilerim...
Saygılarımla...
YALÇIN ORPAK
DENİZLİ HALI YIKAMACILAR DERNEK BAŞKANI